Yellowstone Gezisi
Gezi Tarihi: Temmuz 2018
Yellowstone gezisi, 2017 yılında gerçekleştirdiğim Grand Canyon Gezisi ardından ilk fırsat bulduğum boş bir zamanda düzenlemeyi planladığım bir geziydi. 2018 yılı yaz aylarında iş amaçlı olarak Colorado’da bulunduğum sırada Yellowstone’a gitmeye karar verdim ve haftasonu bulduğum boş zamanda 2 güne sığdıracak şekilde Yellowstone’u gezmeye karar verdim. Daha önce Denver Havalimanı’ndan kiralamış olduğum özel bir araçla cuma günü Denver’den yola çıktım ve nüfus yoğunluğu en az olan eyaletlerin başında gelen Wyoming’i baştan sona geçip yaklaşık 8-9 saat civarı süren yolculuğun ardından önce Teton Milli Parkı’na, ardından da Yellowstone ulaştım. Yellowstone Milli Parkı’na batıdan yani Idaho eyaletinden değil de benim gibi doğu tarafından gidenler Yellowstone Milli Parkı’na girmek için Teton’dan geçmek zorunlu olduğu için haliyle iki milli parka da $35’er olmak üzere toplam $70 ödeme yapması gerekiyor.
Yellowstone Milli Parkı
Yellowstone’a henüz girmeden önce bile karşılaşılan doğa güzellikleri, özellikle dağlar, nehirler ve ormanlar gerçekten oldukça etkileyici. Dolayısıyla bu doğa manzaralarını kaçırmamak için Yellowstone gezi turu sırasında yol üzerinde fotoğraf çekmek için sık sık durmek gerekiyor.
Yellowstone gezi detayına girmeden önce Yellowstone hakkında genel bir bilgi vermek yerinde olacak. Yellowstone Grand Canyon ile birlikte ABD’deki en büyük ve en ünlü iki milli parktan birisidir. Çok geniş bir alana yayılmış olan Yellowstone’un büyük kısmı Wyoming eyaleti sınırları içindedir. Ancak devasa boyutları olan Yellowstone Milli Parkı’nın bir kısmı Montana bir kısmı ise Idaho eyaleti sınırları içerisinde kalmaktadır. İngilizce “Sarıtaş” anlamına gelen Yellowstone ismi aslında buradaki gayzer veya termallerden dolayı değil, Yellowstone Nehri’nden gelmektedir. Yellowstone Nehri’ne Amerikan yerlileri kendi dillerinde “Sarıkaya Nehri” dedikleri için bu isim İngilizceye de “Yellowstone” olarak geçmiştir.
Yellowstone, temelde ağaçlarla ve ormanlarla kaplı bir yer gibi gözükse de esasen Yellowstone muazzam boyutlarda volkanik bir bölgedir. Gayzer ve kaplıcaların altında adeta büyük bir lav denizi bulunmaktadır. Bu nedenle yağan ve toprağa karışan yer üstü sular, magma tabakasının olduğu katmanlara inip kaynayarak tekrar yukarı çıkmaktadır ki bu da gayzer ve termal havuzların oluşum sebebidir.
Yellowstone Gayzer
Yellowstone gezisi bakımından ilginç detaylarından birisi de kuşkusuz gayzerler. Yellowstone’daki en büyük gayzer olan Old Faithful 30 ila 120 dakika arasında bir defa patladığı için patlama anını fotoğraflamak için ciddi sabır gerekiyor. Old Faithfulu patlarken görmek isteyenler gayzer etrafındaki tribün vari yerlerde saatlerce oturup beklemektedir. Ancak benim fazla vaktim ve de sabrım olmadığı için beklemeyi tercih etmedim ama başka küçük gayzerlerin patlama anını fotoğrafladım.
Belçikalı Havuzu (Belgian Pool)
Yellowstone gezisi sırasında görülebilecek ilginç termal havuzlardan birisi de değişik şekli ve rengi ile dikkat çeken Belgian Pool. Bu termal havuza henüz görnmeden önce ismini ilk duyduğumda ve buraya “Belçikalı” ismini verdiklerini düşündüğümde ilk aklıma gelen acaba havuzun rengi, Belçika bayrağı gibi sarı, siyah ve kırmızı mı diye içimden geçirmiştim. Ancak havuzu görünce ve bu renklerle karşılaşmayınca acaba burayı bir Belçikalı bilim adamı mı keşfetti diye aklımdan geçirdim. Sonra gerçeği öğrendiğimde şaşırdım. Zira bu termal havuza Belçikalı isminin asıl konulma sebebi 1929 yılında bir Belçikalı’nın içine düşüp haşlanarak ölmesiymiş.
Safir Havuzu (Sapphire Pool)
Sapphire Pooli ismi verilen bu büyük ve derin termal havuz ise masmavi görüntüsü ile dikkat çekiyor.
Grand Prismatic Spring
Grand Prismatic Spring kuşkusuz Yellowstone Milli Parkı’nda en büyük en etkileyici termal havuz. 110 metre çapında ve 50 metre derinliğinde olan bu termal havuzun büyüklüğü dışında en dikkat çekici özelliği olağandışı renkleri. Buraya ulaşmak için yer bulmanın neredeyse imkansız olduğu bir otoparka aracınızı bıraktıktan sonra yaklaşık 500 mete yürüyüp bir nehir üzerindeki köprüyü geçmek gerekiyor. Grand Prismatic Spring’i görüp fotoğrafını çekebileceğiniz iki nokta bulunuyor. Birincisi burayı yukarıdaki resimlerde görülen köprülerden geçip ahşap standlar üzerinden yürüyerek yakından bakmak.
İkincisi ise yukarıdaki resimlerde görülen ağaçlarla kaplı tepeye çıkmak. Grand Prismatic Spring’i yukarıdan gören bu tepeye ulaşmanın tek yolu toprak ve patika bir yolda 1 KM civarında yürümek gerekiyor. Ancak görülecek bu muhteşem manzara yürünecek bu zorlu yolu kat etmeyi fazlasıyla hak ediyor. Zaten şunu da hatırlatayım, birkaç yıl önce termal havuza drone düşmesi nedeniyle drone uçurmak burada kesinlikle yasak ve dolayısıyla Grand Prismatic Spring’i yukarıdan görmenin tek yolu bu kısa tepeye çıkmak.
Özellikle turuncu, kahverengi ve mavi renkleriyle dikkat çeken Grand Prismatic Spring adeta Yellowstone Parkı’nın simgesi haline gelmiştir. Gökkuşağındaki renkleri içeriği için “prizmatik” adı verilen bu termal havuzun rengi mikro organizmalardan kaynaklanmaktadır. Mikrobik tabakadaki klorofil ve karatenoid miktarına göre suyun rengi sarı, turuncu, kahverengi ve kırmızı olarak görünmektedir.
Yellowstone Gezisi ve Diğer Termal Havuzlar
Grans Prismatic Spring dışında Yellowstone Milli Parkı’nda onlarca gayzer ve termal havuz daha bulunmaktadır. Ancak benim Yellowstone Gezisi için ayrıdığım zaman kısıtlı olduğundan tüm termal havuzları gezme şansım olmadı ve yalnızı en büyük ve dikkat çekici olanları gezmeye çalıştım.
Yellowstone’da Vahşi Yaşam
Yellowstone Mili Parkı kuşkusuz sadece termal havuz ve gayzerlerden ibaret bir yer değil. Yüzölçümü bakımından Kıbrıs Adası’ya aynı genişlikteki Yellowstone Milli Parkı aslında devasa bir orman niteliğinde ve bu ormanın içinde başta çok sayıda vahşi hayvan yaşıyor. Dolayısıyla Yelllowstone gezisi sırasında ormanda trekking yapmak isteyenler için özellikle ayı ve kurt gibi hayvanların saldırısına uğramamak adına bıçak ve ayı spreyi kullanmaları öneriliyor. Yellowstone’u gezmek için yalnızca 2 gün ayırdığım için trekkinge pek fırsatım olmadı ve birkaç chipmunk ve bir buffalo dışında pek fazla vahşi hayvan görmedim. Ancak Yellowstone gezisi için daha fazla vakti olanların ormanda kamp yapmasını özellikle tavsiye ederim.
Yellowstone’un kalbi veya gözbebeği olarak niteleyebileceğimiz Grand Prismatic Spring, kuşkusuz milli parktaki en en dikkat çekici termal. Hatta açıkça söylemek gerekirse Yeni Zelanda Gezisi ve İzlanda Gezisi sırasında çokça gayzer, kaynayan çamur ve termal su gördüğüm için benim Yellowstone’a asıl gitme sebebim Grand Prismatic Spring’di.
Termal suyun için mikrop ve bakteri tabakası buraya tutuncu ve kırmızı tonlarda bir renk vermektedir. Mavi ve koyu mavi renkler ise berrak ve 50 metre derinliği bulan sudan kaynaklanmaktadır.
Yellowstone’da Konaklama
Yellowstone Milli Parkı için fazla konaklama seçeneği yok. Zaten gelen ziyaretçeilerin çoğu karavan (RV) ile geldiği için otelde kalmıyor. Ancak otelde kalmak isteyenler için yalnızca birkaç otel seçenği var ve gecelik konaklama fiyatı ise 300-350 USD civarında. Yellowstone dışında bir yerde konaklama isteyenler ise Yellowstone’a arabayla yaklaşık 40 dakika uzaklıktaki Montana’nın West Yellowstone isimli kasabasındaki otellerde konaklayabilir.
Yellowstone Süpervolkanı
Sıradışı ve estetik görüntüsünün aksine Yellowstone aslında muazzam büyüklükte ve halen aktif bir volkan. Gerçekten Yellowstone Milli Parkı’nın altında devasa boyutlarda bir lav denizi bulunduğu için burası bilim adamları tarafından “süpervolkan” olarak adlandırılmaktadır. Zira Yellowstone’da bir volkan patlaması olması durumunda herhangi bir sıradan volkandan en az 1.000 kat daha güçlü ve tüm Kuzey Amerika Kıtası’nı yok edecek bir felakete yol açması tahmin edilmektedir. Yellowstone’dan çıkacak lav akıntısının Kanada’dan, Meksika’ya kadar neredeyse tüm Kuzey Amerika topraklarına ulaşacağı tahmin edilmektedir. Hatta volkan patlaması sonucu oluşacak dev toz ve duman kütlesi nedeniyle güneş ışığının dünyayı ulaşamayacağı için iklim değişiliği ve dünya üzerindeki tüm hayatın son ermesi gibi senatolar dahi konuşulmaktadır. Her ne kadar bilim adamları önümüzdeki birkaç bin yıl içinde bu tür bir patlama beklemiyor idiyse de benim Yellowstone’a gittiğim 28 Temmuz 2018 tarihinden yalnızca 1 ay önce Yellowstone Milli Parkı’ın bitişiğindeki Teton Milli Parkı içinde büyük bir yerkabuğu deliğinin oluşması biliminsanlarının tahminlerini değiştirmiş durumda. Sadece oluşan delikten değil, son 1 yılda gayzerlerde sıradışı ve yoğun aktivite görülmesi ve küçük çalı depremlerin sayısındaki artış da “acaba Yellowstone her an patlayabilir mi” sorusunu akla getirmektedir. Dolayısıyla Yellowstone gezisi planı yapanların bu küçük riskten haberi olması uygun olacaktır.
Yellowstone Hakkında İlginç Bilgiler
- Yellowstone 3 ayrı eyaletin sınırları içinde yer alan ve Alaska hariç tutulduğunda ABD’nin en büyük ikinci milli parkıdır.
- Yellowstone Milli Parkı içerisinde 500 civarında aktif gayzer vardır ki bu da dünyadaki toplam gayzer sayısından yarısından fazlasına tekabül etmektedir.
- Yellowstone Milli Parkı’nın her yıl 3 milyondan fazla turist ziyaret etmektedir.
- Yellowstone Milli Parkı dünyadaki en büyük yabani bizon (bufalo) sürüsüne ev sahipliği yapmaktadır.
- Yellowstone’da şu ana kadar raporlara yansıyan 22 turist ölümü gerçekleşmiştir. Bunlardan sonuncusu ise 2016 yılında 100 derece sıcaklıktaki termal suya düşüp haşlanarak ölen Colin Scott isimli bir turisttir. Kaynayan asit dolu termal su cesedi tamamen erip yok ettiği için cesetten geriye hiçbir şey kalmamıştır.
Yellowstone gezisi hakkında bilgi veya tavsiye laik isteyen kişiler iletişim sayfasından bana ulaşabilirler.