İzlanda Gezisi

Gezi Tarihi: Haziran 2017

İzlanda gezisi çok uzun zamandır planladığım ancak İzlanda’yı özellikle Haziran veya Aralık ayında ziyaret etmek istediğim için ve ayrıca Türkiye’den direkt uçuş olmaması sebebiyle için bir türlü denk getiremediğim için sürekli ertelediğim bir gezi destinasyonuydu. İzlanda gibi Kuzey Kutbu’na yakın bir ülkeyi ya Auroraları görmek ve kutup gecesini (polar night – havanın sürekli karanlık olması) tecrübe etmek için Aralık veya Ocak ayında ya da güneşli ve sıcak havada ülkenin tüm doğal güzelliklerini keşfetmek ve de gece güneşini (midnight sun – havanın sürekli aydınlık olması) tecrübe etmek için Haziran ayında ziyaret etmek daha makul.

İzlanda gezi turuna doğrudan Türkiye’den giderek değil ABD dönüşü İzlanda’ya uğrayarak başladım.Bilindiği gibi Türkiye’den ABD’ye giden uçakların çoğu dünyanın küre şeklinde olmasından dolayı mesafeyi kısaltmak adına kutba yakın yerlerden İzlanda ve Grönland üzerinden uçarak giderler. Bu bakımdan ABD’ye gitmişken İstanbul’a dönmeden önce yol üzerindeki İzlanda’ya uğramak yoldan tasarruf sağlamak adına mantıklı geldiği için İzlanda’ya doğrudan Türkiye’den gitmedim, onun yerine ABD’ye tek yön uçak bileti ile yaptığım seyahat sonrası Washington DC’den Reykjavik’e tek yön bilet ile gittim.

İzlanda Hakkında Bilgiler

İzlanda gezisi ile ililgi detalı bilgi vermeden önce İzlanda hakkında genel bir bilgi vermek uygun olacaktır. İzlanda’da ilk insan yerleşimi 10. yüzyılda başlamış olup adaya ilk gelenler de Vikingler olmuştur ve yıllar içinde yavaş yavaş önemli bir medeniyet kurmuşlardır. İzlanda’nın diğer İskandinav ülkelerinden önemli bir farkı, Kıta Avrupası’na daha uzak olmalarından dolayı nispeten daha izole yaşam sürmüşler ve Vikingler’den kalan kültür mirasını daha fazla korumuşlardır. Nitekim aşağıda detaylı şekilde açıkladığım gibi Viking soyadı geleneğini hala devam ettiren tek İskandinav ülkesi İzlanda’dır.

İzlanda, küçük ve son derece müreffeh bir ülke, Amerikalıların adaya gelip bankacılık sektörüne girmesiyle yaşanan 2008 ekonomik krizi dışında hiçbir ekonomik sıkıntı yaşamamışlar. Diğer İskandinav ülkeleri gibi halk zengin ve vergiler de yüksek. KDV oranı tam %24. Yani genel olarak satın alınan mal ve hizmetler nedeniyle ödenen paranın yaklaşık 4’te 1’i devlete vergi olarak gidiyor. Vergilerin yüksek olması sebebiyle yaşam maliyetleri de haliyle son derece yüksek. İzlanda bu anlamda dünyadaki en pahalı ülkelerden birisi. Zaten pahalılığı anlamanız için havalimanına inmeniz dahi yetiyor. Duty free fiyatlarının yüksekliği bir kenara ortalama bir aracın günlük kirasının 25.000 Krona yani 200 Euro, 4 yıldız otellerin ortalama 30.000 Krona (250 Euro) olduğunu, küçük pet şişe suyun bile 500 Krona yani 4 Euro olduğunu söylersem sanırım fiyatlar konusunda genel bir bilgi vermiş olurum.

İzlanda Gezi Rotam

İzlanda gezisi turuma başkent Reykjavik’ten başladım. Reykjavik Havalimanı’na iniş sonrası özellikle 4X4 bir araç kiraladım ve 1 gün Reykjavik şehir merkezini gezdikten sonra neredeyse İzlanda’nın tüm güney bölgesini kapsayacak rotama başladım. Zaten Akuryeri hariç tutulursa turistik yerlerin çoğunluğu bu gezi rotası üstünde bulunuyor.

Haziran ayı olması sebebiyle kutup güneşi denen fenomenden dolayı gezi sürem boyunca hava gece 11’e kadar aydınlıktı, gece 11’den sonra da zaten tam karanlık değil alacakaranlık durumu söz konusu oluyordu ve sabah 2 civarında hava tekrar tam aydınlık oluyordu. Aşağıdaki fotoğrafı geceyarısına yakın bir saatte çekmiştim resimde de görüldüğü gibi güneş tam batmıyor ve hava tam karanlık olmuyor. Bu nedenle sabahtan gece geç saatlere kadar dolu dolu gezme fırsatım olduğu için 4 gün gibi kısa bir sürede İzlanda gezi turumu tamamladım.

Şu ana kadar 50’den fazla ülke görmüş birisi olarak İzlanda’nın gördüğüm en güzel ülke olduğunu kesin olarak söyleyebilirim. Doğa ve estetik açıdan İzlanda’ya yakın gördüğüm bir başka ülke de Yeni Zelanda ancak İzlanda açık ara Yeni Zelanda’dan bile güzel bir ülke. İzlanda’da bir yerden bir yere giderken her an her dakika durup fotoğraf çekmek istiyorsunuz. Daha önce hiçbir gezimde bu kadar farklı, estetik ve heyecan verici yerler görmemiştim ve hiçbir gezimde İzlanda gezimde olduğu kadar fazla fotoğraf çekme isteği yaşamamıştım.

İzlanda Gezisi Notları ve Reykjavik

Türkçe “dumanlı körfez” manasına gelen Reykjavik, İzlanda’nın başkenti ve en büyük şehri. Aynı zamanda Kuzey Kutbu’na en yakın başkent ünvanı taşıyan Reykjavik’te ülke nüfusunun 3’te 2’si yaşıyor. Reyjavik, dünyanın en güvenli ülkesi kabul edilen İzlanda’nın başkenti olarak son derece güvenlikli bir şehir. Bu nedenle olsa gerek İzlanda polisi silah taşımıyor ve tarih boyunca İzlanda polisi sadece 1 defa silahını ateşlemek zorunda kalmıştır.

İzlanda’da okyanus üzerinde kurulu bir ada olduğundan bulutlar nispeten hızlı haret ediyor ve hava çabuk değişiyor. Hava günlük güneşlikken 10 dakika içinde tüm gökyüzünü bulutlar kaplayabiliyor. Bu arada İzlanda gezisi sırasında sıkça görülecek olan aşağıdaki fotoğraftaki üst üste dizilmiş taşların manasını alt sayfalarda açıklayacağım.

Uzay mekiği şeklinde dizayn edilen ve yapımı 40 yıl süren Hallgrimskirkja isimli kilise İzlanda’nın en uzun binası niteliği taşıyor ve Reykjavik’in simgelerinden birisi. İzlanda gezisi için gelenler mutlaka görmesi gereken bir atraksiyon.

Aşağıda önünde heykel olan mütevazı bina İzlanda Bakanlar Kurulu yani kabine binası. Sağdaki kahverengi bina ise İzlanda Parlamentosu binası. Ülke küçük ve nüfus az olunca haliyle devlet binaları da orantısal olarak küçük oluyor.

Şu ana kadar Kuzey Kutbu’na yakın 3 ve Güney Kutbuna yakın 1 yer gezdim. Birincisi Norveç’in en kuzeyindeki Tromso şehrini Aralık sonunda ziyaret edip Aurora fotoğrafları çekmiştim. İkinci olarak daha kuzeyde olan ve kutba en yakın yerleşim yeri olan Svalbard‘ı Haziran ayında ziyaret etmiş ve 4 günlük gezim boyunca güneşin hiç batmadığını gözlemlemiştim. Üçüncü olarak Güney Amerika’nın en uç noktası olan Patagonya bölgesini ise Ocak ayında gezmiştim. Bu sefer İzlanda’yı yine Haziran ayında ziyaret etmek istedim çünkü ülkenin doğal güzelliklerini aydınlık havada görmek ve fotoğraflamak daha öncelikliydi benim için. Bu nedenle İzlanda gezisi için Haziran-Temmuz veya Aralık-Ocak aylarını tavsiye ediyorum. Ama yakın bir gelecekte buzul mağara turu ve Aurora turu için ve de Blue Lagoon’ün tadına çıkarmak için Aralık ayında tekrar ziyaret edeceğim İzlanda’yı.

İzlanda Gezi Rehberi

Jeotermal Banyolar

İzlanda aktif volkanların bulunduğu bir ülke olduğundan haliyle jeotermal enerji ve jeotermal havuzlar çok yerde bulunuyor. İzlanda gezi turunda bu tür doğal alanlara sıkça rastlamak mümkün.

Lavantalar

İzlanda’nın en belirgin özelliklerinden birisi de ülkenin lavantalarla kaplı olması. İzlanda gezisi sırasında bolca rastlayacağınız bu mor renkli güzel kokulu çiçekler öylesine adanın her tarafına yayılmış ki adeta devasa lavanta tarlaları içinde seyahat ediyormuş izlenimine kapılmamak elde değil.

Özellikle camı açıp muhteşem lavanta kokusu eşliğinde ve lavanta tarlaları arasında araç kullanmak çok keyifliydi.

İzlanda Gezisi ve Şelaleler

İzlanda gezisi demişken akla gelen ilk atraksiyonlardan birisi de kuşkusuz şelaleler. İzlanda’da 30 civarında şelale olduğundan, adayı dolaşırken her tarafta irili ufaklı şelaler görmek mümkün.

Seljalandsfoss şelalesi en büyük şelalelerden birisi.

Skogafoss Şelalesi de muhteşem bir yer ve buraya yerden görüntülemek mümkün olduğu gibi uzunca bir merdiveni tırmanmayı göze alırsanız yukarıdan daha güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.

Gullfoss Şelalesi ise 32 metre yüksekliği ve devasa boyutu ile yalnız İzlanda’nın değil tüm Avrupa’nın en güzel şelalesi. Burası İzlanda gezisi için gelen herkesin ziyaret ettiği bir yer.

 

View this post on Instagram

#waterfall #gulfoss #şelale

A post shared by Ilker Atamer (@ilkeratamer) on

Fjadrargljufur Kanyonu

Bu kanyon tuhaf şekillerle dolu kayalıklar ve ortasından geçen akarsu ile  film setlerine ev sahipliği yapacak kadar muhteşem bir estetiğe sahip. Ayrıca gökyüzünün mavisi ve yerin yeşili bir araya gelince hoş bir manzara ortaya çıkıyor. 2 km uzunlukta olan bu kanyonu fotoğraflamak için biri yakında birisi daha uzakta iki tepecik mevcut. İzlanda’ya gidecek olanların mutlaka görmesini tavsiye ederim.

 

Laufskalavarda

Myrdalssandur Çölü’nde yol kenarında bulunan bu ilginç yer, bir yolcunun buradan geçerken taş üstüne taş koymasıyla ve başka insanların da onun yaptığını tekrar etmesiyle oluşmuş eşsiz bir yer. İnsanlar bu şekilde taş üstüne taş koymanın iyi bir şey yapmak veya üretmek gibi simgesel anlamı olduğunu ve bunun şans getirdiğini düşünüyorlar. Oradan geçen insanların sayısı arttıkça ve gelenek de devam ettikçe taşların üst üste konmasıyla oluşan tepecikler devasa bir alanı kaplamış durumda. Şansa inanmadığım için aynı şeyi yapmadım ama başka insanların yaptığı bu sıradışı mekanı bol bol fotoğrafladım. İzlanda gezim sırasında karşılaştığım en güzel noktalardan birisi burasıydı.

 

Kurumuş Lav (Magma)

İzlanda’da 30 aktif volkan bulunuyor ve bunların 13 tanesi insan yerleşimi olduğu günden beri patlamış. Aşağıda sanki farklı bir gezegenden görüntüymüş gibi görünen garip yer şekilleri ise volkan patlaması sonucu fışkıran lavların donması ve üzerinin yosun kaplanması ile oluşmuş.

Gayzerler

İzlanda’da görülebilecek yerlerin başında kuşkusuz gayzerler geliyor. İzlanda gezi turumda beni en çok cezbeden yerlerin başında bu gayzerler geliyor. Üstelik İzlanda gezisi sırasında gördüğüm gayzerlerin, Yeni Zelanda Gezisi sırasında gördüklerimden -birisi hariç- daha etkileyici olduğunu söyleyebilirim.

Köyler

İzlanda’da 3-4 haneden ve 1 kiliseden oluşan çok sayıda küçük köy var ve hepsi gerçekten çok şirin.

İzlanda Evleri

İzlanda’da evler yüksek üçgen tavanlı ve genelde çatısı kırmızı ve gövdesi beyaz.

Atlar ve Koyunlar

İzlanda atları dünyanın en saf ataları olup özel koruma altındadır. 320.000 nüfuslu İzlanda’da 80.000 at bulunmaktadır 4 kişiye 1 at düşmesi nedeniyle İzlanda kişi başına düşen at saysı bakımından dünyada birincidir. aten yol boyunca sürekli at gördüğüm için at nüfusunun 80.000 olmasına hiç şaşırmadım.Eğer Türkiye’de de aynı oranda at bulunsaydı Türkiye’deki at nüfusu 20 milyon olurdu.

Bu arada İzlanda kuzuları son derece ünlü olup RAMS isimli İzlanda yapımı filme de konu olmuştur.

 

Okyanus Kıyıları

İzlanda’nın okyanus kıyıları oldukça estetik. Özellikle volkanik patlama sonucu oluşan siyah kayaçların okyanus tarafından parçalanması ile oluşan siyah kumlu plajlar oldukça fazla.

Kara Kum Plajı (Black Sand Beach)

Kara Kum plajı siyah kumları ve kıyıdaki garip şekilli kayaları ile turistlere çeken bir atraksiyon ancak ünlü olmasını sebebi sadece estetik açıdan güzelliği değil aynı zamanda tehlikeli ve insanı yakalayıp okyanusa çeken dalgaları. Bu plajda dalgalar rüzgardan bağımsız olarak aniden ortaya çıkıp bir anda dev boyutlara ulaşabiliyor ve yakaladığı herşeyi okyanusa çekiyor. Plajın bir diğer özelliği ise aniden derinleşmesi ve keskin kayaların bolca bulunması. Geçmiş yıllarda İzlanda gezisi için bu plaja gelen birkaç turist ani gelişen dalgaların yakalayıp okyanusa çekmesi sonucunda ölmüş.

Halsanefshellir Mağarası adeta insan yapımı gibi görünen sütunsu yapısı ile dikkat çekiyor.

Dyrholaey

Oldukça estetik olan ve altında boşluk bulunan bu minik yarımada fotoğraf tutkunları için muhteşem bir görüntü sunuyor. İzlanda’ya gezi için gelen herkesin mutlaka uğraması gereken bir nokta.

Buzullar

Jökulsarlon çok sayıdaki buzuldan birisi ve volkanik kayaçların erimesi nedeniyle siyah renge boyanmış buzlar ile ilginç bir görüntü oluşturuyor. İzlanda gezi turumda en çok beğendiğim noktalardan birisi burası oldu.

Fjallsarlon ise adadaki en büyük buzullardan birisi ve İzlanda gezisi sırasında mutlaka görülmeli.

 

izlanda gezi rehberiizlanda gezi

Yazın bu tür estetik görüntüler için İzlanda’ya gelmek gerekiyorsa da, İzlanda kışın da ayrı bir güzel. Sadece auroralar için değil buzla kaplanmış muhteşem mağaraları gezmek için bir de kışın ziyaret etmek gerekiyor İzlanda’yı.

ilker atamer izlandaizlanda gezisi

Çimen Evler (Turf Houses)

İzlanda’nın simgesi haline gelen ve İzlanda gezisi konulu heen her fotoğrafta görülen çimen evlere İzlanda’nın pek çok yerinde rastlamak mümkün. Ben ise Keldur isimli küçük bir köyü ziyaret ettim. Bu tür çatısı çimen ve toprakla kaplı evler İzlanda’da eskiden çok daha yaygınmış bunun temel sebebi ise 1800’lü yılların sonuna kadar İzlanda’da kireç ve alçı madeni bulunamadığı için tek ve en iyi yalıtım yolu olarak insanlar evlerin çatısını ve duvarını topraklı çimen örtüsü ile kaplamış. 19. yüzyılın sonuna doğru Esja Dağı eteklerinde kireç madeni bulununca insanlar modern evler yapmaya başlamış ancak hala günümüzde az da olsa kullanımda olan çimen evler ve çimen ahırlar görmek mümkün.

izlandaizlanda gezilecek yerler

izlanda gezi notlarıizlanda gezilecek yerler

Blue Lagoon

Havalimanına çok yakın olduğu için Blue Lagoon’ü 4 günlük İzlanda gezi turumun son gününe hatta maalesef son saatlerine bıraktım. Fazla vaktim olmadığı için içeriye girip fotoğraf ve video çekebildim ama havuza girmek için vaktim yoktu maalesef. Bu da İzlanda gezi tutumda şimdilik ukde olarak kalsın içimde, yakın bir gelecekte Aralık ayında tekrar İzlanda’yı ziyaret edene kadar.

İzlanda Hakkında İlginç Bilgiler

  • İzlanda dünyadaki en güvenli ülkelerin başında gelmektedir bu nedenle polis silah taşımaz ayrıca yine bu nedenle olsa gerek İzlanda’da sık sık otostop yapan kızlar görmek mümkündür.
  • En sonki güncel istatistiğe göre İzlanda’da cezaevindeki toplam tutuklu ve mahkum sayısı sadece 124’tür ve tahmin edileceği üzere cezaevi nüfusunun çoğunluğu da göçmendir.
  • İzlanda’da doğal olarak ve kendiliğinden yetişen ve büyük alanlara yayılan çok sayıda lavanta çiçeği bulunmaktadır.
  • İzlanda topraklarının %11’i daha önce patlayan volkanlardan çıkan ve soğumuş magma ile kaplıdır.
  • Black Sand Beach, ani, büyük ve okyanusa doğru çeken dalgalar ve birden derinleşmesi nedeniyle dünyadaki en tehlikeli plajlardan birisidir.
  • Dünyadaki en saf at ırkı İzlanda’dadır ve ırkın saflığını korumak için adayı terk eden bir atın tekrar adaya dönmesi yasaktır.
  • İzlanda’da insan nüfusu 320.000, at nüfusu ise 80.000 olup dünyada kişi başına düşen at sayısının en fazla olduğu ülke İzlanda’dır.
  • İzlanda, kış mevsiminde kuzey ışıklarının (Auroraların) en iyi görülebileceği ülkelerden birisidir.
  • İzlanda’da tam 30 tane aktif volkan (yanardağ) vardır ve bunların 13 tanesi son 1.000 yılda patlamıştır.
  • Çimenler, yeşil otlar ve çiçeklerle kaplı yemyeşil İzlanda’da tek bir orman dahi yoktur.
  • İzlanda devletinin ordusu ve tek bir askeri dahi yoktur.
  • Kutba yakın olduğu için akla gelebilir ancak İzlanda’da hiç kutup ayısı yoktur.
  • Gerçekten garip ama İzlanda’da hiç sivri sinek yoktur.
  • İzlanda’nın her yerinde musluk suyu çok temiz ve içilebilir durumdadır.
  • İzlanda vergilerin en yüksek ve hayat pahalılığının en fazla olduğu ülkelerden biridir.
  • İzlanda’da yüzyıllardır Nordic isim geleneği geçerli olduğundan bildiğimiz anlamda soyadı kullanımı yoktur. İnsanlar “A kızı B” veya “B oğlu C” şeklinde isimlendirilir. Dolayısıyla aynı anne ve babadan doğan kız ve erkek çocuklar farklı soyad taşımaktadır. Bu nedenle aynı aile üyesi olan kişiler farklı soyadı taşıyabilmektedir ve bundan dolayı İzlanda’da telefon rehberi soyada göre değil ada göre sıralanır.

  1. Kapsamlı yazı için teşekkürler. Izlanda gezisi için ortalama ne kadar masraf gerekli olur sizce? 1 haftalık gezi için soruyorum.

    1. İzlanda gezisi, yazımda da belirttiğim gibi son derece pahalı. İtalya, Fransa, Almanya gibi diğer Avrupa ülkelerinden bile çok daha pahalı. Kiralancak araban tutun, otel fiyatlarından yeme içmeye kardar herşeyin fiyatı son derece yüksek. Musluk suyu içilebilir olduğu halde 1 şişe pet su bile 2.5 Euro karşılığı Krona civarında.

  2. Merhabalar,

    Kuzey ülkeleri, dünyanın en mutlu ülkeleri listelerinde hep üst sıralarda yer almaktadır. Soğuk iklim şartları ve kapalı havaya rağmen İskandinav ülkelerindeki insanlar hayattan zevk almayı ve mutlu olmayı öğrenmişlerdir. Burada, mutlu olmak ve yaşamdan keyif almak için benimsedikleri yaşam felsefelerinin etkisi oldukça fazla. HYGGE, LYKKE, Lagom gibi yaşam konseptlerinin yanı sıra İzlandaca bir kelime olan Gluggaveður da ilham verici anlardan oluşan bir zaman dilimine işaret ediyor. Gluggaveður; dışarıda nasıl bir hava olursa olsun, evde bir bardak çayınızla ya da kahvenizle odanızda camın önünde otururken dışarıdaki havanın tadını çıkarmak manasına geliyor.

Comments are closed.